Duyu Bütünlemesi Nedir?

Duyu Bütünlemesi duyularımızdan gelen bilgileri alıp, bu bilgileri çevrenin gerektirdiklerine cevap için etkin şekilde kullanma becerisidir. Her gün, günün her saati, duyularımız yoluyla bilgi alırız (dokunma, duyma, görme, tat alma, koku, vücut pozisyonu, hareket ve denge). Bizim beynimiz aldığımız uyaranları o kadar iyi organize etmeli ki bizler günlük yaşamımızın her alanında, evde, okulda, oyun zamanında, işte ve sosyal ilişkilerimizde etkin bir şekilde yer alabilelim. Duyu bütünlemesi sinir sistemi işleyişinin önemli bir parçasıdır.

Duyularımız

Dokunma – Taktil sistemimiz nesnelerin şekli, büyüklüğü ve dokusu hakkında bilgi sağlar. Bu bilgiler çevremizi anlamamıza, nesneleri idare etmemize ve aletleri etkin bir şekilde kullanmamıza yardımcı olur. Elimizi cebimize atıp içindekilerden bozuk parayı çıkarmak için taktil ayırt etme fonksiyonunu kullanırız.

İşitme – Auditory sistemimizi sesin kalitesini ve yönünü tanımlamak için kullanırız. Bizim işitme duyumuz bir arabanın yaklaştığını duyduğumuzda başımızı döndürüp bakmamızı söyler. Aynı zamanda konuşulanları anlamamıza yardımcı olur.

Görme – Vizuel sistemimiz ne gördüysek onun anlamını açıklar. Şekilleri, renkleri, harfleri, kelimeleri ve sayıları ayırt edebilmek önemlidir. Ayrıca vücut dilini okuyabilmek ve sosyal etkileşimde önemli olan diğer sözsüz işaretleri okumak da çok önemlidir. Görme, hareketlerimize kılavuzluk eder ve biz daha güvenli ve etkin bir şekilde hareket edebilmek için hareketlerimizi sürekli gözlerimizle takip ederiz.

Tat alma ve Koku – Tat alma ve koku alma sistemleri birbirleriyle sıkı bağlantılıdır. Bu sistemler bizim yemeklerin kokularından ve tatlarından keyif almamızı ve hoşa gitmeyen veya tehlikeli duyumlara karşı olumsuz tepki vermemizi sağlar.

Vücut Farkındalığı – Propriosepsiyon, veya kaslardan ve eklemlerden gelen bilgiler vücut pozisyonumuzu anlamamızı sağlar. Bu sistem aynı zamanda ağır bir şeyi taşımak, top atmak veya bir aleti düzgün bir şekilde kullanmak gibi işlerde ne kadar güç kullanmak gerektiğini söyler.

Hareket ve Denge – İç kulakta yer alır, vestibular sistem denge reaksiyonlarının gelişimi için temeldir. Yerçekimi ile bağlantılı olarak başın pozisyonu ve hareketi hakkında ve bununla beraber hareketin hızı ve yönü ile ilgili bilgi sağlar. Vestibular sistem aynı zamanda postüral kontrolle sıkı bağlantı içerisindedir. Örneğin, beyin vücudun bir tarafa doğru düştüğüne yönelik sinyaller aldığında, dengeyi sağlayacak kas grubunu aktive etmek için geri sinyaller gönderir.

Duyulardan Gelen Bilgilerin Bütünlenmesi

Elimizdeki bütün duysal modalitelere sahip olduğumuzu düşünerek, bir beynin kendisine eşzamanlı gelen uyaranları organize edip, çevrenin gerektirdiklerine göre cevap verdiğini görmek çok şaşırtıcı. Bu etkileşimin karışık doğasını aşağıdaki örnekle anlatabiliriz:

Ali’ye “Paltonu giy” dendiğinde, Ali;

  • Bunu söyleyen kişiye dikkatini vermeli ve ne dediğini duymalı
  • Etrafında süregelen olaylardan gelen bilgileri göz ardı edebilmeli
  • Paltosunu görmeli ve nasıl başlayacağı ile alakalı tam bir plan yapmalı
  • Kol girişlerini görmeli ve bu girişlere kollarını sokmak için kaslarını ve eklem pozisyonlarını hissetmeli
  • Dokunma farkındalığı ile beraber paltosunun üzerinde düzgün durduğunu hissetmeli
  • Fermuarı kapatmak ya da düğmelerini iliklemek için motor planlamayı, dokunma farkındalığını ve ince motor becerilerini kullanmalı

Bu basitmiş gibi görünen görevi başarabilmek için sinir sistemi farklı kaynaklardan gelen duyusal bilgileri bütünlemeli (ayarlamalı, elemeli, sınıflamalı ve cevap vermeli). Bir bisikleti sürebilmenin, futbol oyununda yer almanın, aktif bir sınıfta dikkat verebilmenin ne kadar duyu bütünleme gerektirdiğini düşünün. Bu işlemin bir bölümünde ya da tamamında sıkıntı yaşayan bir birey, günlük fonksiyonel aktivitelerde yer alırken belirgin zorluklarla yüzleşmek zorunda kalır.

Duyusal İşlemenin Bileşenleri

Duyusal modülasyon duyusal bilgiyi alma, hangisinin uygun olduğuna karar verme ve uygun davranışsal cevabı yapma becerisidir. Bu alandaki zorluklar normal duyumlara korku ya da kaçınma cevabı veya doğal olmayan uyaran arama davranışı ile sonuçlanır. Duyusal modülasyon problemleri davranış ve duygusal gelişimi etkiler.

Duyusal ayırt etme bizim büyüklük, şekil ve doku, sese yönelme, vücut pozisyonu ve uzam içinde hareket gibi duyusal bilgilerin özel niteliklerini öğrenmemizi sağlar. Duyusal ayırt etme problemleri çoğunlukla koordinasyon bozukluğu veya gecikmiş motor beceri gelişimi gibi motor bağlantılı zorluklarla sonuçlanır.

Praksis veya motor planlama yeni veya alışık olmadığımız işi planlama ve basamaklara ayırma becerisidir. Dispraksili bir çocuk motor görevleri yapmada, organizasyonel becerileri gerçekleştirmede ve nesnelerle oyuncu ve hayali bir şekilde etkileşime girmekte zorluk çeker.